Hemşireden Sonra Başhemşire de Oldular
Hastanelerde erkek hemşirelere alıştık. şimdi de başhemşire olarak karşımıza çıkıyorlar. Her ne kadar başhemşireden çok Hemşirelik Hizmetleri Müdürü olarak anılmak isteseler de, yaptıkları iş aynı. Hemşirelerin performanslarıyla ilgileniyor, hasta bakımının iyileşmesine ve gelişmesine katkıda bulunuyorlar.
Başhemşirelik ya da yeni ve modern adıyla Hemşirelik Hizmetleri Müdürü artık erkeklerin de yaptığı işler arasına girdi. Hemşirelerin performansı, kariyer gelişimi, ücret sistemi, uygulamaların geliştirilmesi ve hasta bakımının iyileşmesine ve gelişmesine katkı sağlayan tüm süreçleri hemşirelik açısından yöneten erkek başhemşireler sayıları tek tük de olsa görevlerinin başına geçtiler.
Türkiye’de yaklaşık 15.000 erkek hemşire var. Aralarından şu anlık az da olsa bazıları başhemşire olarak çalışmaya başladı. Acıbadem Sağlık Grubu (ASG) Hemşirelik Hizmetleri Direktörü Saliha Koç, Türkiye’de örneği olmayan erkek başhemşirelerin ilk olarak ASG’de yer aldığını söylüyor. Erkek başhemşirelerin ikisi de üniversite mezunu ve yüksek lisans diplomasına sahip.
Türkiye’de son birkaç yıldır erkek hemşirelerin sayısının arttığını söyleyen Koç, Türkiye koşullarında iş bulma zorluğu olmayan tek mesleğin hemşirelik olduğunu belirtiyor. Bu da bu mesleği erkeklerin de tercih etmesinin nedeni. Hemşirelik yasasının cinsiyet ayrımını kaldırdığını ifade eden Koç, sadece kadınların değil dünyanın her yerinde olduğu gibi Türkiye’de de erkeklerin hemşire olma hakkına sahip olduğunu vurguluyor. Erkek başhemşirelerin Türkiye için ilk fakat dünya için bir ilk olmadığını söyleyen Koç, çalışırken dünyadaki diğer meslektaşlarının ne yaptığına bakmaları gerektiğini vurguluyor. Acıbadem Sağlık Grubu’nda iki tane Hemşirelik Hizmetleri Müdürü var. Özkan Büyükaşık ASG’nin Adana’da açacağı hastaneye Hemşirelik Hizmetleri Müdürü olarak atanmış. Mevlüt Yıldırım ise Acıbadem Kocaeli Hastanesi’nde çalışıyor. Kadrolarında yaklaşık 100 hemşire bulunuyor.
Hemşireliğin temelinde insanlık var
Büyükaşık 2001 yılında Trakya Üniveritesi’nden mezun olmuş. Lisans düzeyinde ilk sağlık memuru mezunlarından. Marmara Üniversitesi Halk Sağlığı Hemşireliği alanında yüksek lisans yapmış. Çocukluğundan beri insanlara yardımcı olmaktan keyif aldığı için bu mesleği seçmiş. Daha önce Hacettepe Üniversitesi’nde harita kadastro önlisansına başlamış. Sağlık bilimlerine geçmesi Büyükaşık’ın ailesini şaşırtmış önceleri. Fakat sonra onlar da alışmış. 1 Ağustos 2008’den beri Hemşirelik Hizmetleri Müdürü olarak çalışıyor. Bu zamana kadar yaptığı hemşirelik bakım hizmetlerinden farklı olarak hastane kurulum aşamasında hemşirelerin çalışacağı fiziki koşulları oluşturma, alanlara yönelik ekip kurma, hemşireliği ilgilendiren her konuda görev alıyor. Kadrosuna bağlı tüm çalışanlar erkek bir hemşirelik hizmetleri müdürüyle çalışmaktan çok memnun olduklarını her fırsatta herkese söylüyorlarmış. Tabii ilk başta onlar için değişik ve tuhaf bir duygu olmuş. Fakat sonra çabuk adapte olmuşlar. Yıllarca kadın mesleği olarak görülen hemşireliğin temelinde insan olduğunu bu nedenle de her iki cinse hitap ettiğini söyleyen Büyükaşık erkek olmanın bazı avantajları olduğunu da belirtiyor. "Bu meslekte gerek güç gerektiren işlerde örneğin hasta kaldırma, mobilize etme, pozisyon verme gerek mahremiyet adına erkeklerin sahada olması işleri kolaylaştırıyor." Büyükaşık diğer meslektaşlarına göre fiziksel olarak biraz daha öne çıkıyor.
Boyu 1.90 cm, kilosu ise 105 kg olan Büyükaşık hastaların kendisini gördüğünde tedirgin olmadığını aksine güven duygusu yaşadıklarını söylüyor. "Özellikle sahada aktif hasta baktığım zamanlarda boyumun çok avantajını gördüm. Dezavantaj ise zor vakaları hep bana verirlerdi."
Hastanedeki en büyük ekiple çalışıyor
Mevlüt Yıldırım ise Kocaeli Üniversitesi Sağlık Yüksek Okulu Sağlık Memurluğu Bölümü 2001 mezunu.
Aktif olarak 8 yıldır hemşirelik yapıyor. 2008 yılının ağustos ayından beri Hemşirelik Hizmetleri Müdürü. Üniversite sınavlarına hazırlandığı yıllarda, sağlık memurluğu bölümüne ilk defa lisans eğitimi verilecek olması nedeniyle sağlık alanındaki eksik kadrolardan ötürü bu bölümü seçmiş. Ailesi ve arkadaşları bu konuda Yıldırım’a sonsuz destek vermiş. Mesleğin en güzel yanının hastalarındaki memnuniyet ifadeleri olduğunu belirten Yıldırım "Onların sağlıklarına kavuşup mutlu bir şekilde hastaneden ayrılmaları ayrı bir huzur ve mutluluk veriyor" diyor. "Sağlık özverili bir meslek olduğu için en zor mesleklerden birisi diyebilirim. Bu yüzden çalışma koşulları zaman zaman standartlar dışına çıkabilir. Çünkü hastanın ne zaman gelebileceğini tahmin etme şansımız yok. Hastalarımızın en zor günlerinde yanlarında bulunmak zorundayız. Ailemize destek olamadığımız kadar hastalarımıza destek olmalı, birebir onların bakımları, tedavileri ile ilgilenmeli ve psikolojik destek vermek zorundayız. Dışarıdan çok basit görülmüş olsa da içeriden bakıldığı zaman bir o kadar stresli ve zor bir meslek."
Yıldırım bir hastanedeki en büyük ekiple, hemşirelerle çalıştığını söylüyor. Öncelikle bölümler arasındaki organizasyonları sağlıyor, sağlıktaki yenilikçi gelişmeleri tüm ekip ile paylaşıyor, ekibin çalışma koşullarını iyileştirme, yeni liderler yetiştirme, diğer sağlık profesyonelleri ile işbirlikçi çalışma, hasta ve çalışan memnuniyetini sağlama, ekibimin gelişimi için eğitim programları düzenlemeyle ilgileniyor.
Erkek hemşireyle ilk defa karşılaşan hastalar önce tereddütlü davranışlar sergiliyorlarmış. Böyle bir meslek olup olmadığını soran hastalar da çıkmış. "Bizler bu mesleğin sadece bayan mesleği olmadığını ve erkeklerin de yapabileceğini kanıtlıyoruz. Tedavi süreçleri bittikten sonra hastalarımızın ziyaret ettiği bile oluyor."
Kadın hemşire isteyen hastalar oldu
Yıldırım, başından geçen bir olayı anlatıyor: "Beni görünce odasından çıkaran ve kadın hemşire isteyen bir hastam olmuştu. Kendimi tanıtmama bile fırsat tanımamıştı. Hasta odasına girip çıkmam birkaç saniyemi aldı diyebilirim. Neye uğradığımı şaşırmıştım. Ä°lk defa bir hasta tarafından konuşturulmadan dışarı çıkarılmıştım, haliyle kendimi çok kötü hissetmeme neden olmuştu. Fakat hastamız benim durumumu gördüğü için yaklaşık 1 saat içerisinde benim ile konuşup benim bakmamı istemişti."
Yazar:
Zeynep Mangi