İçsel Balans Ayarınızı Yaptınız mı?

Otomobillerde rot balans ayarının bozulması mekanik bir sorundur. Ayarsızlıktan kaynaklanan en ufak titreşim ve savrulma araca mutlaka zarar verir. Rot balans ayarı yapıldığında ise araç güvenli yol tutuşu sağlar. Sürücüsüne keyifli ve güvenli bir yolculuk yaşatır.

Hepimiz kendi hayat yolumuzda kendi hayatımızın sürücüleriyiz. Deneyimlerimiz, seçimlerimiz, hayallerimiz, hedeflerimiz, öğrenimlerimiz, başarılarımız ve hatalarımızla birlikte. Hepimiz kendi bilgeliğimizin yolculuğundayız.

Rot balans ayarı bozulmuş, yani içsel dengesini koruyamamış, kendimizi tamir etmenin mekaniğini anlamak aslında kendi içsel keşfimizi yapmak için bir adımdır. 
Geçirdiğim yoğun bir haftada, önemli bir iş toplantısına yetişmenin derdiyle İstanbul’un engebeli bütün yollarına araba ile meydan okuyordum. Yanımda oturan iş ortağım sonunda sarsıntıya dayanamayıp şöyle dedi: “Maşallah arkadaşım! Hiç çukur, kasis sektirmiyorsun… İnsan bir hızını keser, bir şey yapar… Bir yolu gözler, sesi dinler!..”
Kendi kendime: "Doğru ya! Acaba ben kendi hayat yolumda o telaşla giderken kendi iç sesimi dinliyor muydum bu aralar?" dedim. Cevabım ise “Tabi ki hayır" oldu.
Peki, tek derdim neydi? Mükemmel ve benden beklenildiği gibi biri olamazsam, güvende olmam inancı. ‘Mükemmelliyetcilik’ kafamın içinde beni sürekli kemiren ve eleştiren bir iç sesti. O kadar çok konuşuyordu ki bu ses, kendimi doğal olarak duyamıyordum.
Bir Kızılderili atasözü şöyle der: “Dur, dinle. Hep konuşursan hiçbir şey duyamazsın”
İşte o an beynimde başka bir ışık uyandı. Kendi hayat yolumda son zamanlarda türlü kasislerden geçiyor, çukurlara düşüyor, kaldırımlara çıkıyor, bozuk satıhlarda yol almak zorunda kalabiliyor ve hatta bazen de patinaj yapıyordum. Böyle hareket ettirilen araçlarda, lastiklerin dişleri bozulmaz mı? Tabi ki bozulur. Arabamın yolda hızlandığında titremesi, sağa sola savrulması hep bu yüzdendi. Bunun için sağlam bir rot-balans ayarı yaptırmam gerekti.
Peki ya içsel balans ayarım?
İçsel dengemi sağlamak için şu sözlerle ilk adımı attım:
“Kendimi seviyorum ve olduğum halim, zaten tam ve eksiksiz. Sevilmek ve takdir edilmek için mükemmel olmak zorunda değilim. Ben sadece, o anda yapabildiğimin en iyisini yaparım ve o işi yaparken de bunun keyfini çıkarırım.”
Bu cümleyi mükemmelliyetçilik duygumun yükseldiği her anda söylemeye gayret ettim. Bu cümlelerin sıkça tekrarı bilinçaltıma, kendimi olduğum haliyle sevmeyi öğretti.
İçsel balans ayarı bozukluğu nasıl anlaşılır?
Kendinizin çok ciddi takipçisi olun. İçsel dengenizi koruyup korumadığınızı gözlemlerken zihinsel feveran yaşadığınız anları düşünün. Aşağıdaki duygulardan bazılarını veya bunlara benzer duyguları yaşıyor musunuz?
Korku, hayat sürecine güvenmemek, suçluluk, kurban hissi, hep haksızlığa uğradığını hissetmek, geçmişten kurtulamamak, gelecek kaygıları, şimdiyi yaşayamamak, her şeyden uzaklaşma isteği, burada olmayı istememek, hayatta hiçbir desteğin olmadığı duygusu, kararsızlık, yalnızlık, sevgisizlik, bağımlılık, kaybetmeme çabası vs.
Bu ve benzeri duygular muhtemelen sizde bazı migren, mide rahatsızlığı, kalp ve boyun sorunları gibi kronik rahatsızlıklara sebep oluyordur. Kendinizi gözlemleyin.
Mini Aksiyon Planı:
·         Sizi mutlu eden düşünceleri düşünün.
 
·         Size iyi duygular hissettiren şeyleri yapın.
 
·         Size iyi duygular yaşatan kişilerle birlikte olun.
 
·         Bedeninize yararlı olan yiyeceklerle beslenin.
 
·         Kendinizi rahat hissettiğiniz hızda yaşayın.
Şimdi küçük bir adım atın ve şu korkularınızın olup olmadığı üzerine düşünün.
Kendi korkularınızı keşfettiğinizde çok ciddi bir düşünsel farkındalığa sahip olacaksınız. Problemi teşhis etmek tamir sürecinde yolun yarısını kat etmektir.
Olumlu düşünce ve ruh halinde olan bir insanın olumsuz davranış geliştirmesi çok zordur. Bu şekilde kendi etki alanınızdaki kişilerle ilişkileriniz de güzelleşecektir.
Gecikme hissi
Kendi hayat yolunuzda ilerlerken kendi içinizde bir gecikme hissetmiş olabilirsiniz. Acele etmeyin, telaş etmeyin. Sadece kendi hayat ritminizi dinleyin, kendi iç dengenizi koruma gayreti içinde olun. Kabul etmeyi tahammülle karıştırmadan kendinizi, ‘kendi içinizde bir bütün ve tam olduğunuzu’ kabul edin. Bunu her gün tekrarlayarak bilinçaltınıza öğretin. Olayları, kendinizi ve başkalarını affetmeyi bilin. Affetmek, huzur ve sevgi enerjisini etrafınızda toplarken aynı zamanda kendini sevmenin, kendiyle barışık olmanın bir başka ifadesidir.
Hayatta kendinize ne kadar değer verir, kendi içsel denge problemlerinize çözümler üretirseniz, evren de sizi o kadar çok ödüllendirir. Evrenden alacağınız karşılık kendinize verdiğiniz değerle doğru orantılıdır. Evrenin sizin isteklerinizi gerçekleştirirken ne kadar önemli bir çaba içinde olduğunu kavrayın. Kendiniz için evrene şimdiden siparişinizi verin.
Yazar:
Seçil Ece Yılmaz


Kaynak: Yenibiris.com
1686 kez okundu
Giriş
Üye değil misiniz? Altın Üye ya da Gümüş Üye olmak için tıklayınız.